Yeni! Hesabınızı yönetmek, kayıtlarınızı görüntülemek, raporları (PDF/CSV) indirmek ve yedeklerinizi görmek için giriş yapın. Buradan giriş yapın!
Bu makaleyi paylaş:

Doğumdan Sonra İlk Adet Dönemi: Neler Beklemeli?

İlk adet döneminiz, ergenlikte önemli bir dönüm noktasıdır. Doğumdan sonraki ilk adetiniz de neredeyse aynı şekilde hissedilebilir. Daha ağrılı ve uzun mu olacak? Ne zaman başlayacağını bekleyebilirsiniz? Doğumdan sonra gebeliğe karşı ne kadar süre koruma altındasınız? Bu yazıda tüm bu soruları sizin için yanıtlamaya çalışıyoruz.

Doğumdan Sonra İlk Adet Dönemi Nasıldır? - Doğum Sonrası Adet Döngüsü İllüstrasyonu

Hamileliğin en güzel yanlarından biri, birkaç ay boyunca adetle uğraşmak zorunda olmamaktır. Bebeğinizi doğurduğunuzda ve yeni rolünüze alışmaya başladığınızda, her ay yaşadığınız adet sancılarını, şişkinliği, akneleri ve yorgunluğu neredeyse unutabilirsiniz.

Fakat siz isteseniz de istemeseniz de, adetiniz sonunda yeniden başlayacaktır. Ancak, hamilelikten önce yaşadığınızdan biraz farklı olabilir.

Hamilelikte adet kanaması neden durur?

Bu efsaneye bir son verelim: Hamileyken adet görmezsiniz. Yerleşme kanaması veya lekelenmeyi adetle karıştırabilirsiniz, ancak aynı şey değildir. İşte nedeni:

Hamilelikte adet kanaması, yumurtanın sperm tarafından döllenmesinden sonra durur. Yumurta rahim duvarına yerleştikçe insan koryonik gonadotropin (hCG) hormonu üretmeye başlar.

hCG, yumurtalıklara her ay olgun yumurta bırakmamasını (ovülasyonu durdurmasını) söyler. Ovülasyon olmadığında rahim duvarı dökülmez, bu nedenle adet kanaması olmaz.

Hamilelikte progesteron ve östrojen düzeylerinin yükselmesi, büyüyen fetüsü desteklemek için rahim duvarının korunmasına ve kalınlaşmasına da yardımcı olur. Ovülasyonun olmaması ve hormonal değişiklikler, düzenli döngülerin doğuma kadar durmasına neden olur.

Hamileliğiniz sırasında ciddi bir kanama yaşamamalısınız. Yaşarsanız, hızlı tepki vermek, işaretleri tanımak ve tıbbi yardım almak önemlidir.

Hamilelikte kanama yaşamak normal mi?

İlk trimesterde lekelenme büyük olasılıkla normaldir. Hafif lekelenme, genellikle normal adetinizin beklendiği zamanda - genellikle döllenmeden 10-14 gün sonra - olabilir, çünkü döllenmiş yumurta rahime yerleşir. Buna yerleşme kanaması denir. Hamile kadınların %25’e kadarı erken dönemde bir miktar lekelenme yaşar. Bu genellikle hafif veya seyrek olduğu sürece endişe verici değildir. Hafif kramplar da hissedebilirsiniz. Birçok kadın bu yüzden yerleşme kanamasını adetle karıştırır.

Ancak yerleşme kanaması bir adet dönemi değildir. İlk belirtileri fark etmek önemlidir, böylece mümkün olan en kısa sürede gebelik takibi alabilirsiniz.

Yerleşme kanaması:

  • Hafiftir, adet kanamasının ilk günlerindeki gibi pıhtılı değildir.
  • Daha çok pembe ya da kahverengi olur, tıpkı adetin sonundaki gibi.
  • Sadece birkaç saat ya da birkaç gün sürer.

Ancak adetleriniz çok hafifse veya hormonsal doğum kontrolü kullanıyorsanız ve adetleriniz hafifleştiyse aradaki farkı göremeyebilirsiniz. Böyle bir durumda, korunmasız cinsel ilişki yaşadıysanız ve hamile olabileceğinizi düşünüyorsanız, gebelik testi yapmalı ve doğum kontrolünü hemen bırakmalısınız.

Hafif kanama ayrıca sert cinsel ilişki veya rahim ağzı muayenesi sonrasında da olabilir. Fakat bu tarz kanamalar genellikle çok kısa sürer ve hafif, belki sadece birkaç damla kuru kan şeklindedir.

Gebeliğin ilk üç ayında şiddetli bir kanama yaşarsanız, bu endişe verici bir durumdur.

Aşağıdaki durumlarda hemen doktorunuza başvurmalısınız:

  • Ağır kanama oluyorsa
  • Kan parlak kırmızıysa
  • Şiddetli karın ağrınız varsa
  • Kusma ya da bulantınız oluyorsa
  • Yüksek ateşiniz varsa
  • Pıhtı geliyorsa
  • Baş dönmesi yaşıyorsanız

Hamileliğin ilk üç ayında ağır kanamanın nedenleri

Düşük

Düşükler sandığınızdan daha sık görülür. Bilinen gebeliklerin yaklaşık %20'si düşükle sonuçlanır. Düşük, hamileliğin ilk 20 haftasında gebeliğin beklenmedik şekilde sonlanmasıdır. Bazı insanlar hamile olduklarını bile bilmeden erken dönemde düşük yaşayabilir ve bu durum ağır bir adet kanamasına benzeyebilir.

Dış gebelik

Dış gebelik, döllenmiş bir yumurtanın rahim dışında bir yere yerleşip büyümeye başladığı ciddi bir durumdur. En yaygın dış gebelik yeri, yumurtayı yumurtalıklardan rahime taşıyan fallop tüpleridir.

Ancak dış gebelik yumurtalıkta, karın boşluğunda veya rahim ağzında da gelişebilir. Anormal kanama ve şiddetli ağrıya yol açar. Dış gebelik acildir, çünkü fetüs rahim dışında gelişemez ve bu gebeliğin sonlandırılması gerekir.

Mol gebelik

Mol gebelik ya da diğer adıyla hidatidiform mol, hamilelikte bir komplikasyondur. Her 1000-2000 gebelikte bir görülür ve genellikle erken dönemde tespit edilir. Mol gebelikte yumurta ve sperm hücresi birleşip embriyo yerine iyi huylu bir tümöre dönüşür. İki tip mol gebelik vardır: tam ve kısmi. Her iki durumda da gebelik devam edemez ve genellikle düşükle sonuçlanır.

  • Tam mol gebelik, hiç normal fetal doku oluşmaz. Plasenta üzüm salkımına benzer bir kist yığınına dönüşür.
  • Kısmi mol gebelik ise hem anormal plasenta dokusu hem de bir miktar fetal doku oluşur. Ancak fetal doku da genellikle şekilsizdir ve canlı bir bebek haline gelemez.

Mol gebelik de acil bir durumdur ve derhal tedavi edilmelidir. Tedavi, mol dokusunun rahimden cerrahi olarak çıkarılması ve tüm dokunun temizlendiğinden emin olmak için hCG seviyelerinin takibini içerir. Nadir de olsa kansere dönüşebilir. Doktorunuz, hCG seviyelerinin normale döndüğünden emin olmak için tedaviden sonra en az altı ay ila bir yıl hamile kalmamanızı da önerecektir.

Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde kanama

Bazı kadınlar gebelikte ara ara lekelenmeler yaşasa ve sağlıklı bir bebek doğursa da, 12. haftadan sonra peti ıslatacak kadar yoğun bir kanama normal değildir. Bu, plasenta previa veya plasenta dekolmanı gibi plasentaya ilişkin bir sorunun işareti olabilir.

Erken doğum da gebeliğin ileri dönemlerinde kanamaya yol açabilir. 37. haftadan önce doğum başlarsa bu erken doğum olarak kabul edilir. Düzenli kasılmalar, vajinadan ani sıvı gelmesi veya kanama yaşarsanız hemen hastaneye gidin. Erken doğum özel bakım gerektirir, çünkü hem bebek hem de anne komplikasyonlarla karşılaşabilir.

Doğumdan sonra kanama

Adetiniz hemen başlamayacak olsa da, bebeğinizi doğurduktan sonra vajinal kanama yaşayacaksınız. Bu tamamen normaldir çünkü vücudunuz, koca bir insanı dışarıya ittikten sonra iyileşmeye ihtiyaç duyar. Doğumdan sonraki kanama, loşi veya postpartum kanama olarak bilinir ve doğum sonrası iyileşme sürecinin normal bir parçasıdır; vücut, gebelikten kalan kalıntıları rahimden atar.

Doğumdan sonra, plasenta rahimde bir tabak büyüklüğünde bir yara bırakır. Bebeğinizi nasıl dünyaya getirdiğiniz fark etmeksizin, rahminizin eski boyutuna dönmesi ve bu yaranın iyileşmesi yaklaşık 6 hafta sürer. Bu süreçte muhtemelen kanama yaşarsınız.

Başlangıçta kanama daha yoğun olabilir ve adet kanamanıza benzeyebilir. Doğumdan sonraki ilk günlerde parlak kırmızı kan ve küçük pıhtılar normaldir. Fazla hareket etmekten veya ağır kaldırmaktan kaçının, çünkü kanamayı arttırabilir. Son haftalarda ise kanama seyrekleşmeli, hafiflemeli ve rengi kahverengiye dönmelidir.

Ancak doğumdan sonra çok şiddetli kanama, postpartum hemorajinin işareti olabilir. Şu durumlarda hemen hastaneye başvurmalısınız:

  • Doğumdan 3 gün sonrasında bile yoğun şekilde kanıyorsanız
  • Bir saatte birden fazla pedi tamamen dolduruyorsanız
  • Büyük pıhtılar geliyorsa
  • Kendinizi baş dönmesi ve zayıf hissediyorsanız
  • Ateşiniz ve titremeniz varsa

Doğumdan sonraki ilk adet dönemi

Uzun bir aradan sonra adetinizin başlamasını istemeseniz de sonunda kendi hızında dönmeye başlayacaktır. Kadınların çoğu doğumdan 4-6 hafta sonra ilk adet dönemini yaşar. Ancak, bebeğini emzirenler için adet kanaması daha geç başlayabilir. Emzirmenin geciktirici etkisi prolaktin hormonundan kaynaklanır.

Bu hormon üreme döngünüzü geçici olarak durdurur, böylece bir süre boyunca yumurtlamaz ve adet görmezsiniz. Hatta yalnızca emzirmeye devam ederseniz, adetiniz emzirme süresi boyunca hiç gelmeyebilir.

Doğumdan sonraki ilk adet dönemi nasıl farklıdır?

Doğumdan sonraki ilk adetinizin nasıl olacağını söylemek zordur. Pek çok kadın sürede, semptomlarda ve akışta değişiklikler fark eder. Ancak adetinizde ve döngünüzdeki çoğu değişiklik geçicidir ve zamanla gebelikten önceki haline döner.

Advertisement


Neler bekleyebilirsiniz?

  • İlk birkaç adet genellikle gebelik öncesine kıyasla daha ağır olur; bu, hamilelikteki rahim duvarı kalınlaşmasından kaynaklanır.
  • Rahim kalın dokuyu atarken daha fazla pıhtı görebilirsiniz.
  • Rahim eski haline dönerken kasıldığı için ilk birkaç döngüde adet krampları daha yoğun olabilir. Ancak dismenore (çok şiddetli ağrılı adet) şikayeti olan kadınlarda bu kramplar geçici olarak hafifleyebilir.
  • Doğum sonrası birkaç ay boyunca döngüler düzensiz olabilir, sonrasında yine normale döner.
  • İlk döngülerde adetler normalde 3-7 gün sürmesinden daha uzun sürebilir.
  • Emziren annelerde, adet dönemleri geçici olarak süt miktarını etkileyebilir.

Doğumdan sonra tampon ya da regl kabı kullanılabilir mi?

6 haftalık doğum sonrası kontrollerde doktorunuz aksini söylemedikçe tampon ve regl kabı kullanmaktan kaçının. Ağrı hissetmeseniz bile rahminizin tamamen iyileşmeye ihtiyacı vardır. Tamponlar ve özellikle regl kapları vakum etkisi oluşturup eski yaraların açılmasına neden olabilir.

Aynı zamanda, üreme organlarınız enfeksiyona daha açık olur ve tampon ve regl kabı bunların riskini arttırır. Doğumdan sonraki ilk adet döneminizde pet, regl külodu veya benzer hijyen ürünleri kullanmanız daha iyidir.

Tekrar ne zaman hamile kalabilirim?

Doğumdan sonra, vücudunuzun tamamen iyileşmesi için en az 6 hafta cinsel ilişkiden kaçınmanız önerilir. Ancak kadınların çoğu, vajinal doğumdan sonra ilk yıl cinsel fonksiyon bozukluğu yaşayabilir. Kendinizi hazır hissettiğinizde, hamile kalmak istemiyorsanız mutlaka bir doğum kontrol yöntemi kullanmalısınız.

Doğumdan sonra, ilk adetiniz başladığı anda, yani doğumdan 4-6 hafta sonra tekrar hamile kalabilirsiniz. Birçok kadın emzirmeyi doğal doğum kontrol yöntemi olarak kullanır, ancak bu her zaman güvenli değildir. Planned Parenthood’a göre, doğru uygulandığında %98 etkilidir. Yani bebeğinizi gündüz 4, gece 6 saatte bir mutlaka emzirmeniz ve sadece anne sütü vermeniz gerekir. Ara sıra mama veriyorsanız, istenmeyen gebelikten korumak için ilave bir doğum kontrol yöntemi de uygulamalısınız.

Vücudunuzun normale dönmesi zaman alır

Hamilelik ve doğum, bir kadının hayatında yaşayabileceği en zorlu süreçlerdir. Hem fiziksel hem de zihinsel olarak değişirsiniz. Vücudunuzun, eski haline dönmesi için zamana ihtiyacı vardır ve bazı şeyler eskisi gibi olmayabilir. Umarız bu yazı ilk adetinizde neler bekleyeceğinizi anlamanıza ve hazırlıklı olmanıza yardımcı olmuştur.

WomanLog'u şimdi indir:

App Store'dan indir

Google Play'de edinin

Bu makaleyi paylaş:
https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/pregnancy-loss-miscarriage/symptoms-causes/syc-20354298
https://www.forbes.com/health/womens-health/what-is-implantation-bleeding/
https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S2050116119302028?via%3Dihub
https://www.webmd.com/women/vaginal-bleeding-after-birth-when-to-call-doctor
https://radiopaedia.org/articles/molar-pregnancy-2
https://www.plannedparenthood.org/learn/birth-control/breastfeeding
Advertisement


Çiftlerin yaklaşık %15’i kısırlıkla mücadele ediyor. Çocuk sahibi olmak isteyip gebe kalamamak, ilişkide strese ve üzüntüye yol açabilir. Yardımcı üreme teknolojileri, evlat edinme ve taşıyıcı annelik, ebeveynlik deneyimi yaşamanın üç farklı yoludur. Bu yazıda, kısır çiftler, aynı cinsiyetten çiftler ve tek başına ebeveyn olmak isteyenler için taşıyıcı anneliğin sunduğu fırsatları inceleyeceğiz.
Kadın üreme sistemi o kadar karmaşıktır ki, günümüzde bile hakkında pek çok şeyi bilmiyoruz. Bu nedenle, kadın üreme sisteminin ve insan doğurganlığının en önemli organlarından biri olan fallop tüplerini daha iyi anlamak faydalı olur. Bu yazıda, fallop tüplerinin ne olduğunu, işlevlerini ve gebeliğe yardımcı olmada nasıl bir rol oynadıklarını öğreneceksiniz.
Doğum, ebeveynler için hayatlarının en unutulmaz deneyimlerinden biridir. Yeni bir bebeğin gelişini beklemek heyecan verici olduğu kadar, ne ile karşılaşacağını bilmediğinde biraz göz korkutucu da olabilir. Doğumun acı verici olduğunu hepimiz duymuşuzdur, peki bu ne anlama geliyor? Bu yazıda, doğum yapan kadının doğum sancısını yönetmek için uygulayabileceği çeşitli yöntemler hakkında bilgi paylaşıyoruz.