Yeni! Hesabınızı yönetmek, kayıtlarınızı görüntülemek, raporları (PDF/CSV) indirmek ve yedeklerinizi görmek için giriş yapın. Buradan giriş yapın!
Bu makaleyi paylaş:

Yumurta Bağışı Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Çocuk sahibi olmak isteyen pek çok kişi, gebe kalmakta zorlanıyor. Bu ilk başta korkunç bir darbe gibi hissettirebilir, ancak günümüzde çocuk sahibi olmanın birçok alternatif yolu mevcut: evlat edinme, taşıyıcı anne ve doğurganlık tedavileri bunlardan bazıları. Bir seçeneği diğerine tercih etme nedenleri genellikle karmaşık ve kişiseldir fakat tüm yollar aynı derecede geçerlidir.

Yumurta Bağışı Hakkında Temel Bilgilerin Keşfi.

Donör yumurta kullanımı, hamilelik ve doğum deneyimini yaşamak isteyen ancak kısır olan ya da kendi yumurtalarını kullanamayan kadınlar için mükemmel bir seçenektir. Donör yumurta; heteroseksüel çiftler, eşcinsel çiftler veya ebeveyn olmak isteyen bekar kişiler tarafından kullanılabilir. Yumurta bağışında bulunan kadın için de, başkalarının hamile kalıp anneliği yaşamasını mümkün kılan bu süreç oldukça anlamlı ve tatmin edici olabilir.

Yumurta bağışı nedir?

Yumurta bağışı; sağlıklı ve doğurgan bir kadının, yumurtalarını veya oositlerini başkasının kullanabilmesi için vermesidir. Genellikle bu işlem anonim olarak bir ajans aracılığıyla yapılır, ancak süreçler farklılık gösterebilir.


Dünya genelinde milyonlarca kişi, Yardımlı Üreme Teknolojileri sayesinde üreme zorluklarını aşmıştır.

Yardımlı Üreme Teknolojisi (ART) nedir?

Yardımlı üreme teknolojisi (ART), üreme problemi yaşayan kişilere kendi çocuklarını sahibi olabilmeleri için uygulanan bütün tıbbi süreçleri kapsayan çatı bir terimdir.


ART'nin başarısı, yaş ve sağlık gibi kişisel faktörlere, kullanılan yönteme ve sürecin kaç kez denendiğine bağlıdır.

Yardımlı üreme teknolojisi 1980’li yıllardan beri kullanılmakta ve milyonlarca insanın ebeveynlik deneyimi yaşamasına olanak sağlamıştır. ART, tüp bebek (IVF), mikroenjeksiyon (ICSI), gamet veya embriyo dondurma ve doğurganlığı artırıcı ilaçlar gibi çeşitli prosedürleri kapsar. Çoğu zaman, hastalar başarılı sonuçlar almadan önce birden fazla tedaviye başvurur.

Her ne kadar bağış işlemi teknik olarak ART kapsamına girmese de, yumurta donörü kişi, IVF’in aşırı yumurtlama ve yumurta toplama aşamalarından geçer. Bunun detayları aşağıda anlatılmıştır.

Yumurta bağışı neden yapılır?

Sağlıklı bir kadın yumurtalarını tamamen altruistik olarak bağışlayabilir. Ancak çoğu donör, yumurtaları için cömertçe ödeme yapan ajanslar aracılığıyla bağış sürecini gerçekleştirir. Ücretler ve koşullar, hizmeti sunan kliniğe ve ülkeye göre önemli ölçüde değişmektedir.


İspanya’da bir donör, bir bağış döngüsü için yaklaşık 8000 EUR alırken, ABD’de süreç oldukça ticarileşmiş olduğu için bir donör 40.000 USD’ye kadar ödeme alabiliyor.

Donör yumurta neden tercih edilir?

Yumurta alan tarafta ise, çiftlerin veya bekarların donör yumurta tercih etmesinin birçok nedeni olabilir. En yaygın sebep; bir çiftin kendi biyolojik çocuklarına sahip olmak istemesi fakat kadının yumurtalarının kalite açısından yeterli olmamasıdır. Donör yumurta kullanımı, kadın partnerin hem hamilelik, hem de doğumu yaşamasını sağlar; böylece kişi gebelik annesi (gestasyonel anne) ve sosyal anne olur, fakat biyolojik anne olmaz. Eğer kadının partnerinin spermiyle yumurtalar döllenirse, erkek partner biyolojik baba olur ve çocuğun genleri ondan geçer.

Donör yumurta tercihiyle ilgili diğer nedenler ise şunlardır: Genetik bir hastalığı geçirme riskini istememek, doğuştan yumurtalıklara sahip olmamak ya da ameliyatla alınmış olması, kemoterapi veya radyasyon gibi tedaviler geçirmiş olmak vb. Bekar kişiler ve aynı cinsiyetten çiftler de hamile kalmak için donör yumurtalardan yararlanabilir. Eğer embriyoyu taşıyacak olan ebeveyn yoksa, döllenmiş yumurtalar taşıyıcı anneye yerleştirilebilir.

Yumurta Bağışı İçin Uygunluk Kriterleri


Kimler yumurta bağışlayabilir?

Yumurtalarını bağışlamak isteyen bir kadın kapsamlı bir tarama sürecinden geçmelidir. Her kadın kabul edilmez. Yaygın kriterler şunları içerir: 

  • Gençlik—kadınların en doğurgan oldukları 21-31 yaş arası bağış yapmaları beklenir
  • İyi fiziksel sağlık ve genetik hastalık olmaması
  • Sağlıklı bir adet döngüsü
  • Sağlıklı bir ruhsal durum
  • Zararlı alışkanlıkların olmaması
  • Sağlam bir üreme sistemi
  • Doğum kontrol implantı veya enjeksiyonu bulunmaması
  • Açık bir aile sağlık geçmişi
  • Güvenilirlik
  • Yumurta üretimini teşvik edici enjeksiyonları kabul etme isteği

Yumurta bağışlarken dikkat edilmesi gerekenler

Eğer yumurtalarınızdan bazılarını bağışlamayı düşünüyorsanız, ilk olarak yerel bir doğurganlık kliniği ile iletişim kurarak koşullarını öğrenin. Kriterleri karşılıyor ve koşulları kabul ediyorsanız, klinik ile bir sözleşme imzalayabilirsiniz. Bazı kadınlar, daha iyi bakım ve daha yüksek ücret almak için başka bir ülkeye gitmeyi de tercih ediyor.

Pek çok ülkede donörler anonimdir fakat istisnalar da vardır; kimi zaman ebeveynler donörü şahsen tanımak, hatta ileride bebekleriyle tanıştırmak isteyebilir. Unutmayın, bir donör olarak gizlilik hakkınız vardır.

Yüksek ücretler cazip gelse de, potansiyel bir donörün anlaması önemlidir ki; bağış yaptığı takdirde genetik materyali üzerindeki kontrolünü bırakacak ve bebeğin ebeveynlerinin kim olacağına dair herhangi bir söz sahibi olmayacaktır. Prosedür başarılı olursa, sizin bazı özelliklerinizi taşıyan bir çocuk dünyaya gelecektir.

Yumurta bağışı süreci

Yumurta toplama işlemi nispeten güvenli bir prosedürdür ancak zaman alabilir. Önce, donörün doğal adet döngüsünü baskılayan ve yumurtalıklarını birden fazla yumurta üretmeye teşvik eden ilaçlar alması gerekir. Normalde yumurtalıklar her döngüde yalnızca bir yumurta üretir; fakat kadın yumurtalarını bağışlayacaksa (veya kendi yumurtalarıyla IVF’ye hazırlanıyorsa), ona birden fazla yumurta (genelde en az iki, en fazla dört) alınabilmesi için süperovülasyon (kontrollü yumurtalık uyarılması da denir) yapan ilaçlar verilir.

Advertisement


Doğurganlık uzmanı tarafından takip edilir ve foliküller ovülasyona yaklaştığında, kadın kliniğe gider ve doktor, özel bir iğne kullanarak olgunlaşan oositleri döllenme için toplar. Kadına, rahatsızlığı minimize etmek için genellikle sedatif veya anestezi verilir. Yumurta toplandıktan sonra, donörün süreci sona erer.

Çoğunlukla prosedüre ilişkin büyük riskler olmasa da, birçok donör doğurganlık ilaçlarından kaynaklı düzensiz döngü, ateş basmaları, yorgunluk, kramplar, şişkinlik gibi yan etkiler yaşayabilir. Donör kadın birkaç gün içinde normal rutinine dönebilir.

Eğer doğrudan bağış söz konusu değilse, yumurtalar genellikle dondurulur ve ajans/klinik tarafından saklanır; ebeveyn olacak kişiler, belirli özelliklere göre bu yumurtaları seçer. Alıcı anne hazır olduğunda, toplanan tüm yumurtalar (partnerin spermiyle ya da donör spermiyle) aynı anda döllenir ve gebelik şansı artırılır. Döllenen yumurtalar, alıcı kadının ya da taşıyıcı annenin rahmine transfer edilir. Bu nedenle tüp bebekle hamile kalanlarda ikiz ya da çoğul gebelik, genel nüfusa göre daha sık görülür.

Yumurta bağışı neden önemlidir?

Yumurta bağışı, herhangi bir nedenle doğal yolla gebe kalamayanlar için paha biçilmez bir fırsat sunar. Aynı zamanda "hayat verme hediyesi" sayesinde başka birinin ebeveynlik hayalini gerçekleştirmesine yardımcı olmak, donör için de anlamlı bir deneyime dönüşebilir. Ancak yumurta bağışı sadece biyolojik bir işlem değildir; duygusal boyutlar ve etik kaygılar da hesaba katılarak bu önemli karar verilmelidir.

Adet döngünüzü WomanLog uygulaması ile takip edebilirsiniz. Hemen WomanLog'u indirin:

App Store'dan İndir

Google Play'den İndir

Bu makaleyi paylaş:
https://www.wrh.ox.ac.uk/research/ART
https://www.medicalnewstoday.com/articles/314750#legal-implications-for-egg-donors
https://www.westcoasteggdonation.com/egg-donor-program/costs-fees
https://www.eggdonationfriends.com/ivf-egg-donation-country-spain/
https://www.hfea.gov.uk/donation/donors/donating-your-eggs/
Advertisement


Hayatın ilerleyen dönemlerinde aile kurmayı düşünmeye başladıysanız, muhtemelen "geriatrik" hamilelik terimini duymuşsunuzdur. Gelişmiş anne yaşı için kullanılan bu terim yıllardır kadınları korkutuyor. Peki, 35 yaşından sonra hamile kalmak gerçekten duyduğumuz kadar riskli mi? 35 yaş sonrası hamileliğin risklerini, faydalarını ve sağlıklı bir hamilelik için yöntemleri keşfedin.
Çiftlerin yaklaşık %15’i kısırlıkla mücadele ediyor. Çocuk sahibi olmak isteyip gebe kalamamak, ilişkide strese ve üzüntüye yol açabilir. Yardımcı üreme teknolojileri, evlat edinme ve taşıyıcı annelik, ebeveynlik deneyimi yaşamanın üç farklı yoludur. Bu yazıda, kısır çiftler, aynı cinsiyetten çiftler ve tek başına ebeveyn olmak isteyenler için taşıyıcı anneliğin sunduğu fırsatları inceleyeceğiz.
Hamilelikte seyahat etmenin güvenli olup olmadığını mı merak ediyorsun? Ya da farklı ulaşım araçlarıyla seyahat ederken hangi güvenlik önlemlerini alman gerektiğini? Hamilelik harika bir dönemdir, ancak aynı zamanda birçok soru ve endişe getirir. Hamileyken seyahat etmek sadece daha rahatsız edici değil, aynı zamanda daha zordur.