Yeni! Hesabınızı yönetmek, kayıtlarınızı görüntülemek, raporları (PDF/CSV) indirmek ve yedeklerinizi görmek için giriş yapın. Buradan giriş yapın!
Bu makaleyi paylaş:

Uyuşturucu Bağımlılığıyla Başa Çıkmak

Milyonlarca insan tıbbi veya eğlence amaçlı olarak reçeteli ya da yasadışı uyuşturucu kullanmaktadır. Bu maddeler tedbirsizce alındığında bağımlılık gelişebilir. Uyuşturucu bağımlılığı, etkilenen kadın için ve ona yakın olanlar için tehlikelidir.

Uyuşturucu Bağımlılığı ve İyileşme Yolculuğunu Yönetmek.

Uyuşturucu bağımlılığı, bir kadının fiziksel ve psikolojik sağlığı üzerinde uzun vadeli etkiler bırakabilen karmaşık bir bozukluktur. Yasa dışı veya reçeteli ilaçların kötüye kullanılması, davranış değişikliklerine, fiziksel rahatsızlıklara ve hatta ölüme yol açabilir.

Uyuşturucular nasıl çalışır?

Bağımlılıktan bahsedildiğinde çoğu kişi yasa dışı uyuşturucuları düşünür, ancak alkol, nikotin ve reçeteli ilaçlar gibi yasal maddeler de oldukça bağımlılık yapıcıdır. Yasal ya da yasa dışı olsun, madde kötüye kullanımı madde kullanım bozukluğuna yol açabilir. Yasadışı uyuşturucu kullanan ya da reçeteli ilaçları kötüye kullanan kadınlar fiziksel ve ruhsal sağlıklarını riske atarlar.

Uyuşturucular şu gruplara ayrılır:

  • Kenevir ve kanabinoidler (esrar, haşhaş)
  • Sedatifler (barbitüratlar, benzodiazepinler, hipnotikler)
  • Uyarıcılar (kokain, metamfetamin, amfetamin)
  • Parti ilaçları (MDMA, ketamin, ekstazi, GBH, Rohypnol)
  • Halüsinojenler (LSD, psilosibin mantarları)
  • Opioidler (eroin, morfin, kodein, oksikodon, hidrokodon)
  • Uçucu maddeler (tutkal, benzin, temizlik çözücüleri ve spreyler)

Kullanılan uyuşturucunun türüne göre sağlığa olan etkilerinin şiddeti değişir. Bu uyuşturucuların bazıları yasal ve ilaç olarak kullanılabilir, örneğin Vicodin veya morfin. Ancak kullanılan madde türü ne olursa olsun hepsinin ortak bir özelliği vardır—bağımlılık yapıcıdırlar. Kodein veya oksikodon gibi reçeteli ağrı kesiciler çok güçlü bağımlılık yapar; kadınlar acıyı hafifletmek için dozu artırmaya veya daha güçlü maddelere yönelmeye başlar.


Uyuşturucular beyindeki nörotransmisyonları değiştirerek etkili olur. Uyuşturucuların kimyasal yapısı, insan beyninin doğal kimyasını taklit eder. Vücut, değişmiş bu kimyasal sürece alışır ve aktifleşen nöronlar ile normal kimyasal reaksiyonlara dönemediğinde bağımlılık gelişir.

Uyuşturucu kullanımının sağlığa zararları

Beyin üzerindeki etkileri

Farklı uyuşturucular zihinsel duruma farklı etkiler yapar. Örneğin LSD canlı halüsinasyonlara yol açarken, kokain enerjik ve düzensiz davranışlara neden olur. Uyuşturucular, beyin kimyasını değiştirir. Uyuşturucu kullanan bir kadın, coşku, heyecan, haz ve dışa dönüklük yaşayabilir; sonrasında ise yoğun paranoya, mantıksız davranışlar ve şiddet görülebilir. Çoğu uyuşturucu, düşünce ve karar alma yetimizi bozabilir; hafıza kaybına ve hatta beyin fonksiyonlarında kalıcı hasara neden olabilir.

Fiziksel sağlığa etkileri

Toksik diğer maddeler gibi, uyuşturucular da karaciğerden süzülür. Bu, karaciğer üzerinde ciddi baskı oluşturur, organ hasarı ve hatta organ yetmezliğine yol açabilir. Uyuşturucular ayrıca kalp krizi, damar tıkanıklığı ve damar enfeksiyonları gibi kalp-damar sorunlarına sebep olur, özellikle enjeksiyon yoluyla kullanılıyorsa. Nöbetler, akciğer hastalıkları ve bağışıklık sisteminin zayıflaması da sık karşılaşılan risklerdir. Dikkatsizce uyuşturucu kullanmak, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlara yakalanma riskini de artırır.

Davranışsal değişiklikler

Bir kadın uyuşturucuları kötüye kullandığında, davranışları coşkulu ve dengesiz hâlden sakin ve bastırılmış hâle kadar değişebilir. Bazı durumlarda, madde kullanımı kişilikte kalıcı değişikliklere neden olabilir, örneğin paranoyak kişilik bozukluğu, sabırsızlık, halüsinasyonlar, şiddet, dürtüsellik ve bağımlılık.

Doz aşımı

Doz aşımı, vücudun aşırı miktarda maddeyle baş edememesi sonucunda ortaya çıkar. Sedatifler ve opioidler, merkezi sinir sistemini etkiler—kalp atış hızını ve solunumu yavaşlatır, vücut sıcaklığını düşürür ve göz bebeklerini daraltır. Solunum çok yavaşlarsa beyin oksijensiz kalır ve koma ya da ölüm gerçekleşebilir. Uyarıcılar ise kalp atışını hızlandırır, kan basıncını yükseltir, vücut ısısını artırır ve solunumu hızlandırır. Doz aşımı, nöbet, felç, kalp krizi veya ölümle sonuçlanabilir. Birçok ölümcül doz aşımı, farklı maddelerin birlikte alınmasından kaynaklanır.

Uyuşturucu Bağımlılığına Katkıda Bulunan Faktörler ve Nedenler


Uyuşturucu bağımlılığına ne sebep olur?

Her kadın madde bağımlılığının mağduru olabilir, ancak bazı etkenler daha belirleyicidir.


Ailede madde bağımlılığı öyküsü, ruhsal sağlık sorunları, geçmişte istismar yaşanması ve erken yaşta uyuşturucu denemesi, bir kadının bağımlılık geliştirme riskini artırır.

Kadınlar uyuşturucu bağımlılığına daha mı yatkın?

Madde kötüye kullanımı, yaş, cinsiyet ya da sosyal statü fark etmeksizin bağımlılığın temel sebebidir. Ancak kadınlar bağımlılığa karşı daha hassastır. Araştırmalar, kadın cinsiyet hormonu östrojenin kadınları uyuşturuculara daha hassas hâle getirebildiğini gösteriyor. Kadınlar alışkanlık geliştirme, doz aşımı ve nüks etme bakımından daha risklidir. Ayrıca kadınlar, uyuşturucu kaynaklı karaciğer ve akciğer hasarı ile kalp-damar hastalıklarına daha açıktır.

Uyuşturucu kullanımı gebeliği ve gelişen bebeği nasıl etkiler?

Alkol ve tütün gibi zararlı maddelerin yanı sıra, gebelik ve emzirme döneminde yasa dışı veya reçeteli ilaçların kötüye kullanımı gelişmekte olan bebek için risklidir. Zehirli maddeler plasentadan fetüse geçer. Anne gebelik sırasında düzenli olarak uyuşturucu kullanıyorsa, bebekte neonatal yoksunluk sendromu (NAS) riski yüksektir. NAS, bir bebeğin doğumdan kısa süre sonra yaşadığı yoksunluk sürecidir. Genellikle anne opioid veya uyarıcı kullandıysa görülür; ancak bazı bebekler alkol, sedatif, tütün ve hatta kafeine bağlı yoksunluk yaşayabilir.


Hamilelikte uyuşturucu kullanan kadınların bebeklerinde ölü doğum, doğuştan sakatlıklar, düşük doğum ağırlığı, erken doğum, küçük baş çevresi ve ani bebek ölümü sendromu riski daha yüksektir.

Kendinizde veya tanıdığınız birinde sorun olup olmadığını nasıl anlarsınız?

İkisi çoğunlukla birbiriyle ilişkili olsa da, madde kötüye kullanımı her zaman bağımlılığa yol açmaz. Bazı kadınlar alkol, nikotin ya da reçeteli ilaçları kötüye kullanır fakat bağımlı olmaz. Temel fark, davranış üzerindeki etkide ve kişinin kötüye kullandığı maddeden ne kadar kolay vazgeçebildiğindedir.

Bağımlılığın en sık görülen belirtileri:

  • Maddeyi kullanmaya yönelik kontrolsüz istek—bağımlı kadın uyuşturucu olmadan yaşayamaz. Uyuşturucu rahatlama, haz ve coşku hissi verir. Zamanla vücut maddeye alışır, o ilk rahatlama hissini vermez ama gelişen yoksunluğu hafifletmek için kullanmaya devam etmek gerekir.
  • BİR dozu atlayınca huzursuzluk—uyuşturucunun etkisi geçtikten kısa bir süre sonra, bağımlı kadın kendini endişeli ve sinirli hisseder, bir sonraki dozu ne zaman ve nereden bulacağını düşünmeye başlar. Fiziksel ve ruhsal açıdan rahatsız edici yoksunluk belirtileri gelişir.
  • Mantıksız, sık sık şiddet içeren davranışlar—bağımlılık hissi o kadar güçlü hissedilebilir ki, kadın dozu almak için mantıksız ya da şiddet dolu davranışlarda bulunur. Bağımlı bir kadın rahatlamak için kendi hayatını ya da başkalarının hayatını riske atabilir.
  • Uyuşturucu almak için başkasından çalmak ya da zarar vermek—zararlı maddelere bağımlı olan kadınlar, günlük sorumluluklarını yerine getiremez; çalışmak ve para kazanmakta zorlanır. Yeterli maddi imkân olmadığında doz isteği daha da artar. Bağımlılar, aile üyeleri ya da yabancılardan çalmaya başlayabilir, borç alıp geri vermeyebilir veya uyuşturucu almak için değerli eşyalarını satabilir.
  • Yaşamda sorunlar—bir kadında bağımlılık geliştirirse, çoğu zaman kafası ya uyuşturucu etkisindedir ya da bir sonraki dozu nasıl bulacağını düşünür. Bu, ev içi şiddete, sosyal yaşamdan, iş görevlerinden ve önemli olaylardan geri kalmaya yol açabilir. Bağımlılar, çok belirgin davranış değişiklikleri gösterir ve yakın çevrelerine bile yabancılaşabilir.
  • Yoksunluk belirtileri—madde alışkanlığı vücudu o maddeye şartlandırır. Madde birden kesilirse vücut yoksunluk yaşar. Belirtilerin şiddeti, kullanılan maddeye ve kullanım süresine bağlıdır. Bazı kadınlar birkaç gün içinde yoksunluk yaşarken, bazılarında haftalar veya aylar sürebilir. Yoksunluk hem fiziksel hem de ruhsal olarak ateşli hastalık, ishal, bulantı, kusma, depresyon, paranoya, kas ağrısı, halüsinasyon, kaygı, titreme ve nöbet gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Zorlu yoksunluk sıklıkla nükse neden olur. Detoksifikasyon tehlikeli bir süreçtir; susuzluk, kendine zarar verme ve organ yetmezliğiyle sonuçlanabilir. Bu nedenle, en güvenli detoks yöntemi profesyonel gözetim ve tıbbi destekle gerçekleşir.

Çıkış yolunu bulmak

Uyuşturucu bağımlılığı, kadınları ciddi fiziksel ve zihinsel sağlık sorunlarıyla karşı karşıya bırakır. Özellikle opioidler gibi güçlü bağımlılık yapan maddeleri bırakmak kolay değildir. Bağımlı bir kadın, bu problemi çözebilmek ve altında yatan sebeplerle başa çıkabilmek için öncelikle korku, belirsizlik ve utanç duygularının üstesinden gelmelidir.

Bağımlılık, herhangi bir hastalık gibidir ve utanç duymak ya da damgalanmak için bir sebep değildir. Bağımsızlığa giden yolun ilk adımı, bir sorunun varlığını kabul etmektir. Güvenilir biriyle konuşmayı deneyin. Çoğu bağımlılığa neden olan madde pek çok ülkede yasadışıdır; ancak genellikle bağımlılıkla mücadele eden kadınlara yardımcı olan özel kuruluşlar vardır ve yardım için başvurulabilir. Grup terapileri, bırakmaya karar veren benzer insanlarla iletişim kurmayı kolaylaştırabilir.

Sonraki aşama detoksifikasyon ve yoksunluk sürecinden geçmektir. Bu, uyuşturucuyu bırakmanın en zor evresidir ve birkaç gün, hatta haftalar ve aylar sürebilir. En çok nüksler yoksunluk döneminde görülür. Yoksunluk döneminde profesyonel destek almak, yeniden başlama riskini en aza indirir. Yıllarca temiz kalsa bile, ayık kalan bağımlılar tekrar kullanmaya karşı savunmasız kalabilirler.

Ayık kalmanın en zor ve acı veren sürecini atlatan eski bağımlılar, alkol ve tütün gibi diğer zararlı maddelerden de uzak durmaya devam etmelidir, çünkü bunlar yeniden kullanma riskini artırabilir. Ayık kalmak zordur ama bir uzmandan danışmanlık almak veya destek grubuna katılmak büyük ölçüde yardımcı olabilir.

Adet döngünüzü WomanLog ile takip edebilirsiniz. WomanLog’u hemen indirin:

App Store'dan İndir

Google Play'den Alın

Bu makaleyi paylaş:
https://www.drugabuse.gov/publications/drugfacts/treatment-approaches-drug-addiction
https://www.turnbridge.com/news-events/latest-articles/how-do-drugs-affect-the-female-body#
https://www.addictioncenter.com/drugs/overdose/#:~:text=An%20overdose%20is%20a%20biological,medications%2C%20and%20many%20other%20substances
https://www.gatewayfoundation.org/faqs/effects-of-drug-abuse/
https://www.mayoclinic.org/diseases-conditions/drug-addiction/diagnosis-treatment/drc-20365113
https://www.drugabuse.gov/publications/research-reports/substance-use-in-women/substance-use-while-pregnant-breastfeeding
Advertisement


Birçoğumuz, kendimizi ve bedenimizi gerçekten sevmeyi ancak hayatımızın ilerleyen dönemlerinde öğreniyoruz. Ondan önce, değiştiremeyeceğimiz şeyler yüzünden kendimizi yargılamak için zaman ve enerji harcamaya eğilimliyiz. Öz-sevgi, günümüzde yaygın olan gerçekçi olmayan güzellik standartları nedeniyle ulaşılması zor bir beceridir.
Ağrı evrensel bir insan deneyimidir, ancak aynı zamanda oldukça bireyseldir. Ağrının tam nedenini değerlendirmek zor olabilir, ancak her zaman vücudunuzda potansiyel olarak tehlikeli bir şeyin olduğunu gösteren bir işarettir.
Yemek, hayatımızın vazgeçilmez bir parçasıdır. Bize enerji verir ve bedenimizi besler. Ancak bazen, yaşam kaynağımız olması gereken şey, gücümüzü elimizden alabilir. Yeme bozukluğu olan kişiler, sağlıksız bir noktaya kadar yemekle ilişkilerini olumsuz veya başa çıkılması güç duygularla başa çıkmak için bir dayanak olarak kullanırlar.